İnsan Kaynakları'nın yeni gündemi "mobbing"

İş görüşmelerinin vazgeçilmez sorularından biri: “En son işinizden ayrılma nedeninizi öğrenebilir miyiz? ‘’

Güncelliğini yitirmese de bu sorunun yanıtı neredeyse tüm iş görüşmelerinde aranıyor. Yöneticilerle ya da kurum kültürüyle uyumsuzluk, kariyer yolunun kapalı olması gibi bilindik cevaplar hala çoğunlukta olsa bile, son yıllarda yeni açıklamalar dikkat çekmeye başladı. Farklı olan belki de insanların başlarına gelenin ne olduğunu idrak etme çabaları ve zamanla oluşan farkındalık seviyesi idi.

Yazılı medyada geçen pek çok hukuki davada, iş dünyasında kurduğumuz iletişimde ve iş görüşmelerinde artarak karşımıza çıkmaya başlayan mobbing; insan kaynakları dünyasının zamanla aşinalık oluşturmaya başladığı bir kavram haline geldi.

Psikolojik şiddet anlamına gelen “Mobbing” kavramı özellikle de hiyerarşik yapılanmalarda gücü elinde bulunduran kişinin ya da grubun psikolojik yollardan uzun süreli ve devamlı baskı uygulama yaklaşımı olarak tanımlanıyor. Burada amaç, çalışanı iş yaşamından dışlamak. Bunun dışında kurumlarda biraz daha az duyduğumuz, çalışanların yönetimi dışlamasına yönelik ters mobbing tanımlı uygulamalar da var. Örneğin çalışanların projeyi sabote etmesi, talimatlara uymaması, asılsız söylentiler çıkarması gibi yaklaşımlar akıllara gelen bazı ters mobbing davranış örnekleridir.

Peki kişiye veya kurum kültürüne bağlı gelişen mobbing gündemi karşısında çalışanların tutumları ne olmalı?
Öncelikle çalışanlar arasında gözlemlenen tutumlara bakıldığında göze çarpanlar; çalıştıkları kurum ile aralarındaki bağın zayıflaması, motivasyon düşüklüğü ve bu iki neden kaynaklı iş arayışlarını aktif hale getirmeleri.

Mobbing’e zemin hazırlayacak ortamı azaltabilmek için İnsan Kaynakları departmanlarına büyük iş düşüyor. “ İşveren - Çalışan” arasındaki sözleşmeleri yapılandırmak ve uygulamak, şeffaf iletişim kanallarını kurum kültüründe şekillendirebilmek verebileceğimiz temel örnekler.

Bununla birlikte yetemedikleri ya da yetişemedikleri noktalar bugün haberlerde okuduğumuz ya da duyduğumuz yansımalara neden oluyor.

Danışmanlık firmaları kurumlara ve çalışanlara eşit mesafede bir duruşa sahip olduğu için olayları daha farklı bir gözle değerlendirebiliyor. “Mobbing Gündemi” nedeniyle iş arayışı olan adaylara yöneltilecek sorular ile adayın beklentisini ölçme, değerlendirme ve farkındalık yaratmak oldukça kritik. Çünkü yeni görev tanımı zorunluluktan değil, kariyer basamaklarındaki hedefler arasında olmalıdır. Ancak bu şekilde aday, kurum kültüründe uzun vadeli katkı ve kendi içsel motivasyonuyla verimli bir çalışma sağlayabilir.

Bu bilgiler ışığında mobbing gündemine sahip olan kişilerden beklenen iletişim kanallarını kapatmak yerine çözüm kapılarını iletişimle zorlaması yönündedir. Kurum tarafında insan kaynakları departmanlarının ve danışmanlık firmalarının yapacakları işbirliği, çalışanlar ile doğru sorular ve etkin iletişimle kuracakları bağ, çalışanların kendilerini yalnız hissetmemeleri adına teşvik edici olacaktır. Diğerleri